MISIR'DAN ÇIKIŞ 15:1-20
MISIR'DAN ÇIKIŞ 15:1-20 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
Musa'yla İsrailliler RAB'be şu ezgiyi söylediler: “Ezgiler sunacağım RAB'be, Çünkü yüceldikçe yüceldi; Atları da, atlıları da denize döktü. Rab gücüm ve ezgimdir, O kurtardı beni. O'dur Tanrım, Övgüler sunacağım O'na. O'dur babamın Tanrısı, Yücelteceğim O'nu. Savaş eridir RAB, Adı RAB'dir. “Denize attı firavunun ordusunu, Savaş arabalarını. Kamış Denizi'nde boğuldu seçme subayları. Derin sulara gömüldüler, Taş gibi dibe indiler. “Senin sağ elin, ya RAB, Senin sağ elin korkunç güce sahiptir. Altında düşmanlar kırılır. Devrilir sana başkaldıranlar büyük görkemin karşısında, Gönderir gazabını anız gibi tüketirsin onları. Burnunun soluğu karşısında, Sular yığıldı bir araya. Kabaran sular duvarlara dönüştü, Denizin göbeğindeki derin sular dondu. Düşman böbürlendi: ‘Peşlerine düşüp yakalayacağım onları’ dedi, ‘Bölüşeceğim çapulu, Dileğimce yağmalayacağım, Kılıcımı çekip yok edeceğim onları.’ Üfledin soluğunu, denize gömüldüler, Kurşun gibi engin sulara battılar. “Var mı senin gibisi ilahlar arasında, ya RAB? Senin gibi kutsallıkta görkemli, heybetiyle övgüye değer, Harikalar yaratan var mı? Sağ elini uzattın, Yer yuttu onları. Öncülük edeceksin sevginle kurtardığın halka, Kutsal konutunun yolunu göstereceksin gücünle onlara. Uluslar duyup titreyecekler, Filist halkını dehşet saracak. Edom beyleri korkuya kapılacak, Moav önderlerini titreme alacak, Kenan'da yaşayanların tümü korkudan eriyecek. Korku ve dehşet düşecek üzerlerine, Senin halkın geçinceye dek, ya RAB, Sahip olduğun bu halk geçinceye dek, Bileğinin gücü karşısında taş kesilecekler. Ya RAB, halkını içeri alacaksın. Kendi dağına, yaşamak için seçtiğin yere, Ellerinle kurduğun kutsal yere dikeceksin, ya Rab! RAB sonsuza dek egemen olacaktır.” Firavunun atları, savaş arabaları, atlıları denize dalınca, RAB suları onların üzerine çevirdi. Ama İsrailliler denizi kuru toprakta yürüyerek geçtiler. Harun'un kızkardeşi Peygamber Miryam tefini eline aldı, bütün kadınlar teflerle, oynayarak onu izlediler.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 15:1-20 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
O zaman Musa ve İsrail oğulları bu ilâhiyi RABBE terennüm ettiler, ve söyliyip dediler: RABBE terennüm edeceğim, çünkü gayetle yükseldi; Atı ve atlısını denize attı. RAB kuvvetim ve mezmurumdur; O bana kurtuluş oldu; O benim Allahımdır, ve ona hamdedeceğim; Babamın Allahı, ve onu yükselteceğim. RAB cenk eridir; İsmi Yehovadır. Firavunun cenk arabalarını ve ordusunu denize attı; Ve seçme araba cenkçileri Kızıl Denizde battılar. Enginler onları örtüyor; Taş gibi derinliklere indiler. Senin sağ elin, ya RAB, kudrette celildir, Senin sağ elin, ya RAB, düşmanı ezer. Ve sana karşı ayaklananları, azametinin çokluğunda yıkarsın; Gazabını gönderirsin, onları anız gibi yer. Ve öfkenin soluğu ile sular yığıldılar, Akıntılar yığın gibi durdular; Derinlikler denizin ortasında dondular. Düşman dedi: Kovalıyıp yetişeceğim, çapulu bölüşeceğim; Onlardan canım doyacak; Kılıcımı çekeceğim, elim onları helâk edecek. Yelinle üfürdün, deniz onları örttü; Büyük sularda kurşun gibi battılar. İlâhlar arasında senin gibi kim vardır, ya RAB? Kudsiyette celil, senalarda heybetli, Hârikalar yapan, senin gibi kim vardır? Sağ elini uzattın, Yer onları yuttu. Kurtardığın kavma inayetinle rehber oldun; Mukaddes meskenine kudretinle onlara yol gösterdin. Kavmlar işittiler, titrediler; Filistinde oturanları ağrı tuttu. O zaman Edomun emîrleri korktular; Moabın yiğitlerini titreme aldı; Kenânda oturanların hepsi eridiler. Onların üzerine korku ve dehşet düştü; Senin kavmın geçinciye kadar, ya RAB, Edindiğin bu kavm geçinciye kadar, Senin bazunun büyüklüğü ile taş gibi hareketsiz oldular. Onları içeri getireceksin, ve mirasının dağında, Ya RAB, kendi oturman için yaptığın yerde, Ya RAB, ellerinin sabit kıldığı makdiste onları dikeceksin. RAB ebediyen ve daima saltanat sürecektir. Çünkü Firavunun atları cenk arabaları ile ve atlıları ile denize girdiler, ve RAB denizin sularını onların üzerine geri getirdi; fakat İsrail oğulları denizin ortasında kuru yerden yürüdüler. Ve Harunun kız kardeşi Nebiye Miryam eline tef aldı; ve bütün kadınlar teflerle ve rakıslarla onun arkasından çıktılar.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 15:1-20 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Musa'yla İsrailliler RAB'be şu ezgiyi söylediler: “Ezgiler sunacağım RAB'be, Çünkü yüceldikçe yüceldi; Atları da, atlıları da denize döktü. Rab gücüm ve ezgimdir, O kurtardı beni. O'dur Tanrım, Övgüler sunacağım O'na. O'dur babamın Tanrısı, Yücelteceğim O'nu. Savaş eridir RAB, Adı RAB'dir. “Denize attı firavunun ordusunu, Savaş arabalarını. Kamış Denizi'nde boğuldu seçme subayları. Derin sulara gömüldüler, Taş gibi dibe indiler. “Senin sağ elin, ya RAB, Senin sağ elin korkunç güce sahiptir. Altında düşmanlar kırılır. Devrilir sana başkaldıranlar büyük görkemin karşısında, Gönderir gazabını anız gibi tüketirsin onları. Burnunun soluğu karşısında, Sular yığıldı bir araya. Kabaran sular duvarlara dönüştü, Denizin göbeğindeki derin sular dondu. Düşman böbürlendi: ‘Peşlerine düşüp yakalayacağım onları’ dedi, ‘Bölüşeceğim çapulu, Dileğimce yağmalayacağım, Kılıcımı çekip yok edeceğim onları.’ Üfledin soluğunu, denize gömüldüler, Kurşun gibi engin sulara battılar. “Var mı senin gibisi ilahlar arasında, ya RAB? Senin gibi kutsallıkta görkemli, heybetiyle övgüye değer, Harikalar yaratan var mı? Sağ elini uzattın, Yer yuttu onları. Öncülük edeceksin sevginle kurtardığın halka, Kutsal konutunun yolunu göstereceksin gücünle onlara. Uluslar duyup titreyecekler, Filist halkını dehşet saracak. Edom beyleri korkuya kapılacak, Moav önderlerini titreme alacak, Kenan'da yaşayanların tümü korkudan eriyecek. Korku ve dehşet düşecek üzerlerine, Senin halkın geçinceye dek, ya RAB, Sahip olduğun bu halk geçinceye dek, Bileğinin gücü karşısında taş kesilecekler. Ya RAB, halkını içeri alacaksın. Kendi dağına, yaşamak için seçtiğin yere, Ellerinle kurduğun kutsal yere dikeceksin, ya Rab! RAB sonsuza dek egemen olacaktır.” Firavunun atları, savaş arabaları, atlıları denize dalınca, RAB suları onların üzerine çevirdi. Ama İsrailliler denizi kuru toprakta yürüyerek geçtiler. Harun'un kızkardeşi Peygamber Miryam tefini eline aldı, bütün kadınlar teflerle, oynayarak onu izlediler.