HEZEKİEL 29:1-21

HEZEKİEL 29:1-21 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Sürgünlüğümüzün onuncu yılı, onuncu ayın on ikinci günü RAB bana şöyle seslendi: “İnsanoğlu, yüzünü firavuna çevir, ona ve Mısır'a karşı peygamberlik et. Onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘Kendi kanallarının içinde yatan Büyük canavar firavun, İşte, sana karşıyım. Sen ki, Nil benimdir, Onu kendim için yaptım dersin. Çenelerine çengeller takacak, Kanallarındaki balıkları Senin pullarına yapıştıracağım. Pullarına yapışmış balıklarla birlikte Seni kanallarından çıkaracağım. Seni de kanallarındaki bütün balıkları da Çöle atacağım. Kırlara düşeceksin, Toplanmayacak, gömülmeyeceksin. Seni yem olarak yabanıl hayvanlara Ve yırtıcı kuşlara vereceğim. O zaman Mısır'da yaşayan herkes Benim RAB olduğumu anlayacak. “ ‘Çünkü sen İsrail halkına kamış bir değnek oldun. Seni elleriyle tuttuklarında parçalanıp onların omuzlarını yardın. Sana dayandıklarında parçalanıp bellerini burktun. “ ‘Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Üzerine halkını ve hayvanlarını öldürecek bir kılıç gönderiyorum. Mısır kimsesiz bırakılacak, viraneye çevrilecek. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar. “ ‘Madem Nil benimdir, onu ben yaptım dedin, ben de sana ve kanallarına karşıyım. Mısır'ı Migdol'dan Asvan'a, Kûş sınırına dek kimsesiz bırakacak, viraneye çevireceğim. İçinden insan ayağı da, hayvan ayağı da geçmeyecek. Kırk yıl orada kimse yaşamayacak. Mısır'ı ıssız kalmış ülkeler gibi ıssız bırakacağım. Kentleri, viran olmuş kentler arasında kırk yıl kimsesiz kalacak. Mısırlılar'ı uluslar arasına gönderecek, ülkelere dağıtacağım. “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Kırk yıl sonra onları dağılmış oldukları uluslardan toplayacağım. Sürgündekileri geri getirip Patros'a, yurtlarına döndüreceğim. Orada güçsüz bir krallık oluşturacaklar. Krallıkların en güçsüzü olacak, bir daha ulusların üzerinde egemenlik sürmeyecek. Ulusları yönetmesinler diye onları küçük düşüreceğim. Mısır bir daha İsrail halkının güveneceği bir yer olmayacak. Ancak Mısırlılar onlara Mısır'a dönmekle işledikleri günahı anımsatacaklar. O zaman İsrailliler benim Egemen RAB olduğumu anlayacaklar.’ ” Sürgünlüğümüzün yirmi yedinci yılı, birinci ayın birinci günü RAB bana şöyle seslendi: “İnsanoğlu, Babil Kralı Nebukadnessar ordusunu Sur Kenti'ne karşı büyük bir saldırıya geçirdi; herkesin saçı döküldü, ağır yük yüzünden omuz derileri yüzüldü. Ama Sur'a karşı ordusunu saldırıya geçirmesine karşın, bundan ne kendisi ne de ordusu yararlandı. Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Mısır'ı Babil Kralı Nebukadnessar'a vereceğim, onun servetini alıp götürecek. Ordusuna ücret olarak ülkeden yağmaladığı çapul malını dağıtacak. Hizmetine karşılık Mısır'ı ona verdim; çünkü o da ordusu da bana hizmet ettiler. Egemen RAB böyle diyor. “O gün İsrail halkını güçle donatacağım. Onların arasında senin dilini çözeceğim. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.”

HEZEKİEL 29:1-21 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

O NUNCU yılda, onuncu ayda, ayın on ikinci gününde bana RABBİN şu sözü geldi: Âdem oğlu, yüzünü Mısır kıralı Firavuna karşı çevir, ve ona karşı ve bütün Mısıra karşı peygamberlik et; söyle, ve de: Rab Yehova şöyle diyor: Mısır kıralı Firavun, ırmakları içinde yatan: Irmağım benimdir, ve onu kendim için yaptım, diyen iri canavar, işte, ben sana karşıyım. Ve senin çenelerine çengeller takacağım, ırmaklarının balıklarını da senin pullarına yapıştıracağım; ve senin pullarına yapışmış olan ırmaklarının bütün balıkları ile beraber seni ırmaklarının içinden çıkaracağım. Ve seni, seni de ırmaklarının bütün balıklarını da, çöle atacağım; kırın yüzüne düşeceksin; devşirilmiyeceksin, ve toplanmıyacaksın; seni yerin canavarlarına, ve gökün kuşlarına yem olarak verdim. Ve Mısırda oturanlar İsrail evine kamıştan bir değnek oldukları için, hepsi bilecekler ki, ben RAB'İM. Seni elle tuttukları zaman kırıldın, ve onların bütün omuzlarını yardın; ve senin üzerine dayandıkları zaman kırıldın, ve bütün bellerini titrek ettin. Bundan dolayı Rab Yehova şöyle diyor: İşte, ben senin üzerine kılıç getireceğim, ve insanı da hayvanı da senden kesip atacağım. Ve Mısır diyarı virane ve çöl olacak; ve bilecekler ki, ben RAB'İM. Mademki o: Irmak benimdir, ve onu ben yaptım, dedi; işte, bundan dolayı ben sana karşıyım, ve ırmaklarına karşıyım, ve Mısır diyarını Sevene kulesinden Habeş ili sınırına kadar bütün bütün çöl ve virane edeceğim. Onun içinden insan ayağı geçmiyecek, ve onun içinden hayvan ayağı geçmiyecek, ve onun içinde kırk yıl adam oturmıyacak. Virane olan memleketler arasında Mısır diyarını da virane edeceğim; harap olmuş şehirler arasında onun şehirleri de kırk yıl virane kalacaklar; ve Mısırlıları milletler arasına dağıtacağım, ve onları memleketler arasına saçacağım. Çünkü Rab Yehova şöyle diyor: Kırk yılın sonunda Mısırlıları dağılmış oldukları kavmlardan toplıyacağım; ve Mısırın sürgünlerini geri getireceğim, ve Patros diyarına, doğdukları diyara, onları döndüreceğim; ve orada hakir bir kırallık olacaklar. Kırallıkların en hakiri olacak; ve artık milletlerin üzerine yükselmiyecek; ve artık milletlere hâkim olmasınlar diye onları azaltacağım. Ve artık onlar, İsrail evinin dönüp onlara baktıkça işlediği fesadı andıran, onun güvendiği şey olmıyacaklar; ve bilecekler ki, ben Rab Yehovayım. Ve yirmi yedinci yılda, birinci ayda, ayın birinci gününde vaki oldu ki, bana RABBİN şu sözü geldi: Âdem oğlu, Babil kıralı Nebukadretsar, Sura karşı kendi ordusuna büyük bir hizmet ettirdi; her başın saçı döküldü, ve her sırtın derisi soyuldu; ve onun karşısında ettiği hizmetten ötürü kendisine de, ordusuna da Surdan bir ücret olmadı. Bundan dolayı Rab Yehova şöyle diyor: İşte, ben Mısır diyarını Babil kıralı Nebukadretsara vereceğim; ve halkını götürecek, ve çapul malını alacak, ve onu yağma edecek; ve ordusunun ücreti bu olacak. Ettiği hizmete karşılık Mısır diyarını ona verdim, çünkü benim için işlediler, Rab Yehovanın sözü. O gün İsrail evine bir boynuz sürdüreceğim, ve onların arasında sana ağız açtıracağım; ve bilecekler ki ben RAB'İM.

HEZEKİEL 29:1-21 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

Sürgünlüğümüzün onuncu yılı, onuncu ayın on ikinci günü RAB bana şöyle seslendi: “İnsanoğlu, yüzünü firavuna çevir, ona ve Mısır'a karşı peygamberlik et. Onlara de ki, ‘Egemen RAB şöyle diyor: “ ‘Kendi kanallarının içinde yatan Büyük canavar firavun, İşte, sana karşıyım. Sen ki, Nil benimdir, Onu kendim için yaptım dersin. Çenelerine çengeller takacak, Kanallarındaki balıkları Senin pullarına yapıştıracağım. Pullarına yapışmış balıklarla birlikte Seni kanallarından çıkaracağım. Seni de kanallarındaki bütün balıkları da Çöle atacağım. Kırlara düşeceksin, Toplanmayacak, gömülmeyeceksin. Seni yem olarak yabanıl hayvanlara Ve yırtıcı kuşlara vereceğim. O zaman Mısır'da yaşayan herkes Benim RAB olduğumu anlayacak. “ ‘Çünkü sen İsrail halkına kamış bir değnek oldun. Seni elleriyle tuttuklarında parçalanıp onların omuzlarını yardın. Sana dayandıklarında parçalanıp bellerini burktun. “ ‘Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Üzerine halkını ve hayvanlarını öldürecek bir kılıç gönderiyorum. Mısır kimsesiz bırakılacak, viraneye çevrilecek. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar. “ ‘Madem Nil benimdir, onu ben yaptım dedin, ben de sana ve kanallarına karşıyım. Mısır'ı Migdol'dan Asvan'a, Kûş sınırına dek kimsesiz bırakacak, viraneye çevireceğim. İçinden insan ayağı da, hayvan ayağı da geçmeyecek. Kırk yıl orada kimse yaşamayacak. Mısır'ı ıssız kalmış ülkeler gibi ıssız bırakacağım. Kentleri, viran olmuş kentler arasında kırk yıl kimsesiz kalacak. Mısırlılar'ı uluslar arasına gönderecek, ülkelere dağıtacağım. “ ‘Egemen RAB şöyle diyor: Kırk yıl sonra onları dağılmış oldukları uluslardan toplayacağım. Sürgündekileri geri getirip Patros'a, yurtlarına döndüreceğim. Orada güçsüz bir krallık oluşturacaklar. Krallıkların en güçsüzü olacak, bir daha ulusların üzerinde egemenlik sürmeyecek. Ulusları yönetmesinler diye onları küçük düşüreceğim. Mısır bir daha İsrail halkının güveneceği bir yer olmayacak. Ancak Mısırlılar onlara Mısır'a dönmekle işledikleri günahı anımsatacaklar. O zaman İsrailliler benim Egemen RAB olduğumu anlayacaklar.’ ” Sürgünlüğümüzün yirmi yedinci yılı, birinci ayın birinci günü RAB bana şöyle seslendi: “İnsanoğlu, Babil Kralı Nebukadnessar ordusunu Sur Kenti'ne karşı büyük bir saldırıya geçirdi; herkesin saçı döküldü, ağır yük yüzünden omuz derileri yüzüldü. Ama Sur'a karşı ordusunu saldırıya geçirmesine karşın, bundan ne kendisi ne de ordusu yararlandı. Bu yüzden Egemen RAB şöyle diyor: Mısır'ı Babil Kralı Nebukadnessar'a vereceğim, onun servetini alıp götürecek. Ordusuna ücret olarak ülkeden yağmaladığı çapul malını dağıtacak. Hizmetine karşılık Mısır'ı ona verdim; çünkü o da ordusu da bana hizmet ettiler. Egemen RAB böyle diyor. “O gün İsrail halkını güçle donatacağım. Onların arasında senin dilini çözeceğim. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaklar.”