YUHANNA 20:10-18
YUHANNA 20:10-18 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
Bundan sonra öğrenciler yine evlerine döndüler. Meryem ise mezarın dışında durmuş ağlıyordu. Ağlarken eğilip mezarın içine baktı. Beyazlara bürünmüş iki melek gördü; biri İsa'nın cesedinin yattığı yerin başucunda, öteki ayakucunda oturuyordu. Meryem'e, “Kadın, niçin ağlıyorsun?” diye sordular. Meryem, “Rabbim'i almışlar” dedi. “O'nu nereye koyduklarını bilmiyorum.” Bunları söyledikten sonra arkasına döndü, İsa'nın orada, ayakta durduğunu gördü. Ama O'nun İsa olduğunu anlamadı. İsa, “Kadın, niçin ağlıyorsun?” dedi. “Kimi arıyorsun?” Meryem O'nu bahçıvan sanarak, “Efendim” dedi, “Eğer O'nu sen götürdünse, nereye koyduğunu söyle de gidip O'nu alayım.” İsa ona, “Meryem!” dedi. O da döndü, İsa'ya İbranice, “Rabbuni!” dedi. Rabbuni, öğretmenim demektir. İsa, “Bana dokunma!” dedi. “Çünkü daha Baba'nın yanına çıkmadım. Kardeşlerime git ve onlara söyle, benim Babam'ın ve sizin Babanız'ın, benim Tanrım'ın ve sizin Tanrınız'ın yanına çıkıyorum.” Mecdelli Meryem öğrencilerin yanına gitti. Onlara, “Rab'bi gördüm!” dedi. Sonra Rab'bin kendisine söylediklerini onlara anlattı.
YUHANNA 20:10-18 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
O vakit şakirtler yine evlerine gittiler. Fakat Meryem ağlıyarak dışarda kabrin yanında duruyordu. Ağlarken iğilip kabrin içine baktı; ve biri İsanın cesedinin yattığı yerin başında ve obiri ayağında oturan, beyazlar giymiş, iki melek gördü. Onlar da kendisine: Kadın, niçin ağlıyorsun? dediler. O da onlara dedi: Çünkü Rabbimi kaldırmışlar, ve onu nereye koymuşlar bilmiyorum. Bunu dedikten sonra, arkasına dönüp İsayı durmakta gördü; ve İsa olduğunu bilmiyordu. İsa ona dedi: Kadın, niçin ağlıyorsun? kimi arıyorsun? O da onu bahçıvan sanıp ona dedi: Efendi, eğer onu sen götürdünse, nereye koyduğunu bana söyle, ben de onu kaldırayım. İsa ona: Meryem! dedi. O da dönüp ona İbranice: Rabbuni, dedi; ki, Muallim demektir. İsa ona dedi: Bana dokunma; çünkü ben daha Babanın yanına çıkmadım; fakat kardeşlerime git, ve onlara söyle: Benim Babamın ve sizin Babanızın, benim Allahımın ve sizin Allahınızın yanına çıkıyorum. Mecdelli Meryem gelip şakirtlere Rabbi gördüğünü, ve Rabbin kendisine bunları söylediğini bildirdi.
YUHANNA 20:10-18 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Bundan sonra öğrenciler evlerine döndüler. Meryem dışarda, mezara dönmüş ağlıyordu. Ağlayarak eğilip mezarın içine baktı. İsa'nın cesedinin yatmış olduğu yerde, biri baş, öbürü ayaklar yönünde, beyazlara bürünmüş iki meleğin oturduğunu gördü. Melekler, “Ey kadın, niçin ağlıyorsun?” diye sordular. Meryem, “Çünkü Rabbim'i almışlar, O'nu nereye koyduklarını bilmiyorum!” diye yanıtladı. Bu sözleri söyleyince geriye döndü ve İsa'nın orada durduğunu gördü. Ama O'nun İsa olduğunu anlamadı. İsa ona, “Ey kadın, niçin ağlıyorsun?” diye sordu, “Kimi arıyorsun?” Meryem O'nun bahçıvan olduğunu sanarak, “Efendim” dedi, “O'nu sen götürdünse, nereye koyduğunu bildir ki, O'nu oradan alayım.” İsa, “Meryem!” dedi. Meryem İbranice, “Rabbuni!” dedi. (Bunun anlamı Öğretmen'dir.) İsa Meryem'e, “Bana dokunma” dedi, “Çünkü daha Baba'nın yanına çıkmadım. Ama kardeşlerime git ve bildir. Babam'ın ve Babanız'ın, Tanrım'ın ve Tanrınız'ın yanına çıkıyorum.” Magdalalı Meryem varıp öğrencilere Rab'bi gördüğünü bildirdi ve O'nun söylediklerini aktardı.