LUKA 8:40-56

LUKA 8:40-56 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

Karşı yakaya dönen İsa'yı halk karşıladı. Çünkü herkes O'nu bekliyordu. O sırada, havra yöneticisi olan Yair adında bir adam gelip İsa'nın ayaklarına kapandı, evine gelmesi için yalvardı. Çünkü on iki yaşlarındaki biricik kızı ölmek üzereydi. İsa oraya giderken kalabalık O'nu her yandan sıkıştırıyordu. On iki yıldır kanaması olan bir kadın da oradaydı. Varını yoğunu hekimlere harcamıştı; ama hiçbiri onu iyileştirememişti. İsa'nın arkasından yetişip giysisinin eteğine dokundu ve o anda kanaması kesildi. İsa, “Bana kim dokundu?” dedi. Herkes inkâr ederken Petrus, “Efendimiz, kalabalık seni çepeçevre sarmış sıkıştırıyor” dedi. Ama İsa, “Birisi bana dokundu” dedi. “İçimden bir gücün akıp gittiğini hissettim.” Yaptığını gizleyemeyeceğini anlayan kadın titreyerek geldi, İsa'nın ayaklarına kapandı. Bütün halkın önünde, O'na neden dokunduğunu ve o anda nasıl iyileştiğini anlattı. İsa ona, “Kızım” dedi, “İmanın seni kurtardı. Esenlikle git.” İsa daha konuşurken havra yöneticisinin evinden biri geldi. Yöneticiye, “Kızın öldü” dedi, “Artık öğretmeni rahatsız etme.” İsa bunu duyunca havra yöneticisine şöyle dedi: “Korkma, yalnız iman et, kızın kurtulacak.” İsa adamın evine gelince Petrus, Yuhanna, Yakup ve kızın annesi babası dışında hiç kimsenin kendisiyle birlikte içeri girmesine izin vermedi. Herkes kız için ağlıyor, dövünüyordu. İsa, “Ağlamayın” dedi, “Kız ölmedi, uyuyor.” Kızın öldüğünü bildikleri için İsa'yla alay ettiler. O ise kızın elini tutarak, “Kızım, kalk!” diye seslendi. Ruhu yeniden bedenine dönen kız hemen ayağa kalktı. İsa, kıza yemek verilmesini buyurdu. Kızın annesiyle babası şaşkınlık içindeydi. İsa, olanları hiç kimseye anlatmamaları için onları uyardı.

LUKA 8:40-56 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

Ve İsa geri gelince, halk onu kabul etti; çünkü hepsi onu bekliyorlardı. Ve işte, havranın reisi olan Yairus adlı bir adam geldi. İsanın ayaklarına kapanıp evine gelsin diye yalvardı; çünkü on iki yaşlarında biricik kızı vardı, ve ölmek üzre idi. İsa da oraya giderken halk ona üşüşüyorlardı. On iki yıldan beri kan akıntısına tutulmuş, bütün nafakasını da hekimler için sarfetmiş, hiç biri tarafından iyi edilememiş bir kadın İsanın arkasından gelip esvabının eteğine dokundu, ve hemen kan akıntısı kesildi. İsa: Bana dokunan kimdir? dedi. Fakat hepsi inkâr edince, Petrus ve onunla beraber olanlar: Üstat, halk seni sıkıştırıyor ve itiyor, dediler. Fakat İsa dedi: Biri bana dokundu, çünkü kendimden kuvvet çıktığını duydum. Kadın ise, kendisinin gizli kalmadığını görünce, titriyerek geldi, önünde yere kapandı ve bütün halkın karşısında ona ne maksatla dokunmuş olduğunu, ve nasıl o anda şifa bulduğunu anlattı. İsa da ona dedi: Kızım, seni imanın kurtardı, selâmetle git. İsa henüz söz söylemekte iken, havra reisinin evinden biri gelip dedi: Kızın öldü, artık Muallime zahmet verme. Fakat İsa bunu işitince, ona cevap verdi: Korkma, ancak iman et, ve kız iyi olacaktır. Ve eve girince, Petrus, Yuhanna, Yakub ve kızın anası ile babasından başka kimseyi kendisile girmeğe bırakmadı. Hepsi de kıza ağlıyorlar, dövünüyorlardı; fakat İsa: Ağlamayın, çünkü o ölmedi, ancak uyuyor, dedi. Kızın öldüğünü bildiklerinden, kendisine çok gülüyorlardı. Fakat İsa kızın elini tuttu: Ey kız, kalk, diye çağırdı. Ve ruhu geri geldi, kız da o anda ayağa kalktı; İsa ona yemek verilmesini emretti. Anası babası şaştılar; İsa ise, vaki olanı kimseye söylemesinler diye onlara tenbih etti.

LUKA 8:40-56 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

İsa karşı yakaya dönünce, kalabalık kendisini karşıladı. Çünkü herkes O'nu bekliyordu. Sinagog başkanlarından Yairos adında bir adam yaklaştı. İsa'nın ayaklarına kapanarak evine buyurması için O'na yalvardı. Çünkü on iki yaşlarındaki kızı, tek evladı, ölmek üzereydi. İsa yürürken kalabalık çevresine üşüştü. On iki yıldan beri kanaması olan, varını yoğunu hekimlere harcamasına rağmen kimsenin iyileştiremediği bir kadın arkasından gelip O'nun giysisinin saçak püskülüne dokundu ve o anda kanaması dindi. İsa, “Kim dokundu bana?” diye sordu. Herkes bunu yadsıyınca, Petrus, “Efendimiz, halk çevrene üşüşüp seni sıkıştırıyor” dedi. Ama İsa, “Bana birisi dokundu” dedi, “Çünkü içimden bir güç çıktı.” Kadın kendini gizleyemediğini görünce titreyerek O'na geldi. İsa'nın önünde yere kapanıp kendisine neden dokunduğunu ve o anda nasıl iyileştiğini herkesin önünde anlattı. İsa ona, “İmanın seni kurtardı, kızım” dedi, “Esenlikle git!” O daha konuşurken, sinagog başkanının evinden biri geldi. Başkana, “Kızın öldü” dedi, “Artık öğretmeni yorma.” Ama İsa bunu duyunca, başkana, “Korkma” dedi, “Yalnız iman et, iyi olacaktır.” Eve vardığında, Petrus, Yuhanna, Yakup ve çocuğun babasıyla annesinden başka kimsenin kendisiyle birlikte içeriye girmesine izin vermedi. Herkes ağlıyor, kız için dövünüyordu. İsa, “Ağlamayın” dedi, “Çünkü o ölmedi, uyuyor.” O'na alaylı alaylı güldüler. Çünkü kızın öldüğünü biliyorlardı. Ama İsa kızı elinden tutarak yüksek sesle buyruk verdi: “Ayağa kalk, ey çocuk!” Ruhu geri gelince kızcağız bir anda ayağa kalktı. İsa kıza yiyecek verilmesini buyurdu. Ana baba şaşkına döndüler. İsa olaydan kimseye söz etmemeleri için onları öğütledi.