Yeremya ve Uriya

Yehoyakim henüz Yahuda memleketin Kralı olmuştu ve Rab ona şöyle konuştu: “Beni dinlemez, size defalarca gönderdiğim peygamberlerin sözlerine kulak vermezseniz, aslında kulak vermiyorsunuz, bu kasabayı bütün dünya memleketlerin arasında lanetli bir yer yaparım.’ ” Kâhinler (Allah evinde hizmet edenler), peygamberler ve bütün halk Yeremya'nın Allah evinde söylediği bu sözleri duydular.

Yeremya sözlerini bitir bitirmez, kâhinler, peygamberler ve halk onu yakalayıp, “Sen ölmen lazım!” dediler. Bütün halk Yeremya'nın etrafında toplanmıştı. Yahuda önderleri (başları - halkı güden kişiler) olup bitenleri duyunca, saraydan Allah evine gidip Yeremya’yı davalamak için yerlerini alıp hazır oldular.

Sonra kâhinler, peygamberler ve halk önderlere şöyle dediler, “Bu adam lazım ölüm cezasını alsın” dediler, “Çünkü bu kasabaya karşı kötü şeyler söyleyerek peygamberlik etti. Siz kendi kulaklarınızla işittiniz bunu.”

Yeremya önderlerle halka, “Beni Rab gönderdi” dedi, “Şimdi yollarınızı ve davranışlarınızı düzeltin, Allah’ınız Rab’bin sözüne kulak verin. O zaman Rab başınıza getirecek diye söylediği belalardan vazgeçecek. Bana gelince, işte elinizdeyim! Gözünüzde iyi ya da doğru olan neyse, bana öyle yapın. Ama şunu kesin bilin ki, eğer beni öldürürseniz, siz ve bu kasabada yaşayanlar kabahatsız insanın kanını döktüğünüz için siz kabahatlı olacaksınız. Çünkü bütün bu sözleri size söylemem için, esasını söylüyorum, beni Rab size gönderdi.”

Önderlerle halk, kâhinlerle peygamberler, “Bu adam lazım ölsün” dediler, “Çünkü bizimle Rab'bin adına konuştu.”

Halkın birkaç saygın kişileri öne çıkıp orada toplanmış olan halka konuştular, “Moreşetli Mika Yahuda Kralı Hizkiya zamanında peygamberlik etti” dediler, “Yahuda halkına dedi ki, Her Şeye Egemen Rab şöyle diyor, “ ‘Siyon tarla gibi sürülecek, taş öbeği olacak Yeruşalim, Allah evinin kurulduğu tepe çalılık ve gürlük olacak’ “Yahuda Kralı Hizkiya ya da Yahuda halkından biri kalkıp onu öldürdü mü? Ama bunun yerine Hizkiya Rab'den korkarak Onun merhametini ve lütfunu diledi. Rab de onlara söylediği beladan vazgeçti. Biz şimdi, doğru davranmazsak üstümüze büyük bir belâ getirebiliriz.”

Uriya adında peygamberlik eden bir adam daha vardı. Aynı Yeremya gibi o da Rab'bin adına peygamberlik etti. Kral Yehoyakim ve askerleri Uriya'nın sözlerini duydular. Kral onu öldürmek istedi. Uriya bunu duyunca korktu ve kaçıp Mısır'a gitti. Bunun için Kral Yehoyakim onun peşinden adamlarını Mısır'a gönderdi. Uriya'yı Mısır'da bulup onu tutup Kral Yehoyakim'e geri getirdiler. Kral onu kılıçla öldürtüp ölüsünü normal halk mezarlığına attırdı.

Ama Şafan oğlu Ahikam Yeremya'yı korudu. Böylece Yeremya öldürülmek için halkın eline teslim edilmedi.

Allah için çalışmak sıkıntı getirebilir. Bazen imanlılar bile Allah’ın sözünü duymak istemiyorlar. Ama insanlar ne de yapsa Allah sözünü yerine getirecek. Lazım biz Onun sözüne dikkat çevirelim. Allah'a karşı baş kaldırmayalım. Allah'ın söylediği hoşumuza gitmese bile çabuk tövbe edelim.

Yeremya ile Uriya ikisi de Rab’be bağlı kaldılar. Onun işini yapmaktan vaz geçmediler. Halkın arasında da ağır başlı önderler vardı. Ahikam Yeremya’yı öldürmesinler diye kızgın önderlerden ve halktan onu koruyarak doğruyu yaptı. Biz Rab için sıkıntı yaşarken herkes Rab’be karşı olduğunu yanlış düşünebiliriz. Lazım kendimize değil, Rab’be bakıp Ona güvenelim. Rabbin halkının arasında Onu arayan insanları bulalım. Onlarla beraber Rab’den kuraj ve dayanma gücü bulalım.